Her anne baba çocuklarının sağlıklı bir yaşam sürdürmelerini ister. Hamilelik ve doğum sonrası bebeklerin sağlıklı şekilde gelişmelerinde aşı önemli rol oynuyor. Düzenli aşı yaptırılan çocukların bir takım hastalıklara yakalanma oranı azalıyor. Vücudun bakteri ve virüslere karşı bağışıklığını güçlendiren aşı yardımıyla bazen sakatlık, hatta ölümle sonuçlanabilen rahatsızlıkların önüne geçilmiş oluyor. Aşı aynı zamanda toplumsal bağışıklığın oluşmasını da sağlıyor. Dünyanın birçok ülkesinde olduğu gibi Türkiye’de de Sağlık Bakanlığı tarafından çocuklara yönelik aşı takvimi uygulanıyor. Bebekler dünyaya geldikten sonra belli periyotlarla aşılarını yaptırmaları zorunludur.
Aşı; bazı hastalıklara karşı bağışıklık kazanmak için vücuda verilen ve o hastalığın mikrobuyla oluşturulan eriyiktir. Mutlu bir hayatta esas olan koruyucu sağlıktır. Tam aşılar sayesinde bulaşıcı hastalıklardan korunmak mümkün.
Çocukların bağışıklık sistemi yetişkinlere göre nispeten zayıftır. Dolayısıyla bulaşıcı hastalıklara yakalanma riskleri daha fazladır. Bu yüzden onların hastalıklara karşı bağışıklıklarını güçlendiren aşıların yaptırılması şarttır. Unutulmamalı ki; çocukluk evresinde yapılan aşılar hayat boyu koruma sağlar. Yüzde 97’nin üzerindeki aşılanma ile aynı zamanda “toplumsal bağışıklık” gelişir. Geçmişte yaygın olarak görülen verem, çiçek, çocuk felci, kızamık gibi hastalıklar söz konusu “toplumsal bağışıklık” ile büyük oranda yok edilmiştir.
Her ülkenin bir aşı takvimi vardır. Aşı takvimi ile bebeğe doğum sonrasında hangi ayda, hangi yaşta ve hangi aşının yapılacağı planlanır. Ailelerin bebeklik döneminde Sağlık Bakanlığının öngördüğü aşı takvimini sıkı bir şekilde takip etmeleri gerekir. Peki, çocuklarda vücudun mikropları tanıyarak onlara karşı kendi savunma yöntemlerini geliştirmesi amaçlanan aşılar ne zaman yapılması gerekiyor?
Bebeklere doğumdan hemen sonra, 1. ve 6. aylarda olmak üzere 3 kez uygulanıyor. Hepatit B aşısı, Türkiye’de taşıyıcılığı önemli oranda olan hepatit B virüsüne karşı koruyuculuk sağlıyor. Karaciğer iltihabı anlamına gelen “hepatit” hastalığına neden olan hepatit B virüsü, hayatın belli bir döneminde aktifleşip karaciğer yetmezliğine yol açabilir. Özellikle anne hepatit B taşıyıcısı ise aşı ile bu virüsün neden olacağı hastalıklardan korunmak mümkündür. Doğumun ardından bebeğe bu aşının yapılması hastalığın bulaşmasını engeller ve onun taşıyıcı olmasının önüne geçilir.
Bebeğe 2. ayda gerçekleştirilen verem (tüberküloz) aşısı ona ömür boyu koruma sağlar. Türkiye’de geçmişte yaygın bir şekilde görülen veremden korunmanın tek yöntemi çocukları aşılamaktır. Akciğerlerde gelişen bu hastalık; kemik iltihabı, menenjit, idrar yolları ve böbrek iltihabı gibi rahatsızlıklara sebep olabiliyor.
Bebeğin 2., 4., 6. ve 18. aylarında uygulanan 5’li karma aşı; boğmaca, tetanoz, difteri, zatürre, ortakulak iltihabı ve menenjit geliştirebilen bakterilere karşı yapılır.
2, 4, 6, 18. aylar ve 4-6 yaş arasında tatbik edilen çocuk felci aşısının iki çeşidi var. Ölü virüsten oluşan (inaktif) aşı karma aşının içinde 2, 4, 6, 18. aylarda; zayıflatılmış virüsten yapılan canlı aşı ise 6 ve 18. aylarda ağızdan uygulanıyor.
Bebeğin 2., 4., 6. ve 12. aylarında programlanan bu aşı; orta kulak iltihabı, menenjit ve zatürreye neden olan pnömokok mikrobuna karşı koruma sağlıyor.
Çocuklara 9. ve 12. aylar ile 4-6 yaş arasında yapılması gerekir. Bu aşı yardımıyla kızamık, kızamıkçık ve kabakulak hastalığının önlenmesi hedeflenir. Okul çağında görülebilen kızamık; ateş ve tüm vücutta yoğun döküntülerle kendini gösterir. Hastalık orta kulak iltihabı, zatürre ve akut beyin iltihabına neden olabilir. Türkiye’de aşılama vaka sayısı ciddi oranda azalmıştır.
Aşı 1., 4. ve 6. yaşlarda uygulanıyor. Vücutta ateş, sulu ve kaşıntılı döküntü ile kendisini hissettiren suçiçeği; çok bulaşıcı bir hastalıktır. Bağışıklığı düşük bebek ve erişkinlerde ağır şekilde seyredebilir.
Pnömokok bakterisine yönelik 2., 4., 6. ve 12. aylarda yapılır. Bu aşı ile zatürre, orta kulak iltihabı, menenjit ve kemik iltihabı gibi hastalıkların engellenmesi amaçlanıyor.
Çocuklara 18. ve 24. aylarda uygulanan hepatit A aşısı iki dozdur. Türkiye’de yayın bir şekilde görülen hepatit A virüsü, çocukların yüzde 90’nında karşılaşılır. Sarılık, bulantı, kusma, halsizlik gibi bulguları olan akut hepatit A, karaciğer yetmezliğine yol açabiliyor. Aşı ile akut karaciğer yetmezliğinin engellenmesi hedefleniyor.
6. ve 18. ayda ağız yoluyla gerçekleştirilen bu aşı sayesinde çocuklarda ve genç erişkinlerde felce yol açan virüs etkisiz hale getiriliyor.
Çocuklara 2. aydan itibaren uygulanıyor. Zehirli ishal denilen çok şiddetli ishal ve kusmaya neden olan rota virüs, çocuklarda en sık görülen bir rahatsızlıktır. Bebeklerde ishal, ateş, kusma ve iştahsızlık belirtileriyle seyreden rota virüs, yoğun sıvı kaybı dolayısıyla hastaneye yatış, bazen ölüme sebebiyet verebiliyor. Rota virüs aşısı ağız yolu ile uygulanıyor.
Aşı 9’uncu ve 12. aylarda 2 doz; ya da 12. aydan itibaren tek doz yapılabiliyor. Meningokok hastalığının önlenmesinde en etkili yöntem aşılamadır; karşı koruma sağlayan ACYW serotipi ve B serotipi olarak iki çeşit aşı mevcuttur. Ağır bir hastalık olan “vemeningokoksemi” diye bilinen rahatsızlığa sebep olan meningokok bakterisi aşı yapılmadığında kişide engellilik hali veya ölüme yol açabilir.
ışıklık sistemini güçlendirmek için kullanılan takviye besinlerin de dikkatli şekilde seçilmesi önemli. Özellikle kış aylarında uygun dozda D vitamini ve Omega 3 takviyesi almak faydalıdır. Fakat güvenilir ve onaylı ürünleri tercih etmek gerekir. Sağlıklı ve dengeli bir beslenme alışkanlığı esastır. Aileler çocuklarına bu alışkanlığı kazandırmak için çabalamalıdır. Ancak farklı sebeplerden dolayı yetersiz beslenme veya iştahsızlık gibi sorunlar mevcutsa uzman yardımı almaktan kaçınmayın.