Kan hastalıkları, iyi huylu ve kanserli (malign) olmak üzere ikiye ayrılır. Beden üzerinde çeşitli olumsuzluklar doğuran bu hastalıklar, tedavi edilmemesi durumunda ölümle sonuçlanabilmektedir. En yaygın görülen kan hastalıkları ise; anemi, hemofili, lenfoma ve lösemidir.
Kan Nedir?
Kan, atardamar ve toplardamarlar vasıtasıyla vücutta bulunan oksijen, besin maddeleri, hormonlar, antikorlar, mineraller ve vitaminleri dokulara taşıyan, plazma ve yuvarlardan oluşan yaşamsal sıvıya denir.
Kan hücreleri içerisinde kırmızı kan hücreleri, beyaz kan hücreleri ve trombositler bulunur. Kan hücreleri, hemoglobin ile oksijeni vücudun tüm hücrelerine taşır, olası kanamalarda pıhtılaşmayı sağlayarak kan kaybından ölümlerin önüne geçer.
Hematoloji Nedir?
Hematoloji, kan hastalıkları, dalak ve kemik ilgi gibi kan yapıcı organlarda meydana gelen hastalıklarla ilgilenen tıp bilimidir. Dahiliye bölümünün yan dalı olan hematoloji, hastalıkları iyi huylu (kanser olmayan) veya kötü huylu olarak iki şekilde inceler.
Kan Hastalıkları Nelerdir?
Kan hastalıkları, iyi huylu ve kötü huylu olmak üzeri iki başlıkta incelenir. İyi huylu kan hastalıkları;
- Kansızlık
- Kemik iliği yetersizlikleri
- Akdeniz anemisi (talasemi)
- Orak hücreli anemi
- Multiple myeloma
- Kanama
- Pıhtılaşma bozuklukları
- Trombositopeni
- Lenf nodüllerinde şişme vb. hastalıklardır.
Kötü huylu kan hastalıkları ise;
- Kan kanserleri (lösemi)
- Lenfomadır.
En yaygın görülen kan hastalıkları ise;
- Anemi
- Hemofili
- Lenfoma
- Lösemidir.
Anemi
Halk arasında kansızlık da bilinmektedir. Kırmızı kan hücrelerinde bulunan ve oksijenin dokulara taşınmasını sağlayan hemoglobin molekülünün azalması ile birlikte kendini gösterir. Aneminin en yaygın ve bilinen nedeni demir eksikliğidir. Hemoglobin üretiminde önemli bir yere sahip olan demir içeren gıdaların yeterli derecede alınmaması ve meydana gelen kanamalar, kandaki demir seviyesinin düşmesine neden olur. Demir eksikliği de anemi ile sonuçlanır. Aneminin en başlıca belirtileri; halsizlik, çabuk yorulma ve ten renginde meydana gelen solukluktur. En çok iyi beslenemeyen bebekler, ergenlik çağındaki bireyler ve genç kadınlarda görülen anemi hastalığının tedavisinde, anemiye neden olan etken ortadan kaldırılır.
Hemofili
Hemofili, kanın pıhtılaşmasını sağlayan faktörlerin doğuştan eksik olması ile ortaya çıkan hastalıktır. Faktörlerin eksiliği ve belirtilerin görülmesine bağlı hafif, orta veya ağır hemofili olarak adlandırılır. Hafif hemofili semptomları uzun süre görülmezken, orta ve şiddetli hemofili ise bebeklikten itibaren semptomlarını gösterir. Bu semptomlar; yenidoğan sünnetinde kanamanın durmaması, bebeğin emekleme dönemi dizlerinde morluklar oluşması, omuz veya ayak bileğinde kemik içine kanamadır. Bu durum zamanla eklemlerde fonksiyon kaybına neden olabilmektedir.
Lenfoma
Vücudun savunma hücreleri olan lenfositlerin kontrolsüz büyümesi ile ortaya çıkan bir kanser türüdür. Lenfositler, en sık lenf bezleri olmak üzere dalak ve kemik iliği gibi bölgelerde bulunur. Lenfoma hastalığı; Lenfoma Hodgkin ve Hodgkin olmayan olmak üzere iki grupta incelenir. Tedavinin planması, lenfomanın türüne göre belirlenir.
Lösemi
Vücutta bulunan beyaz kan hücrelerinde ortaya çıkan bir kanser türüdür. Akyuvarların normalin üzerinde çoğalması ile kendini gösterir. Beyaz kan hücrelerinde bulunan lenfoid ve myeloid hücreleri kontrolsüz bir şekilde çoğalarak kemik iliğinin trombosit ve kırmızı kan hücresi üretimini engeller. Löseminin akut ve kronik olmak üzere iki türü bulunur. Tedavi edilmemesi durumunda kısa sürede ölümle sonuçlanabilmektedir. Tedavisi ise kemoterapi ilaçları ve ilik nakli ile mümkündür.
Kronik lösemi hastalarının ilaçla iyileşmeleri zordur ancak bazen tedavi görmeksizin uzun süre yaşayabilirler. Kronik lösemilerin bazı türleri de kök hücre (ilik) nakli iyileştirilebilmektedir.
Kan Hastalıkları Belirtileri Nelerdir?
Her hastalığın farklı bir belirtisi olabilir ancak genel olarak kan hastalıkları belirtileri şöyledir:
- Fiziksel aktivitelerde çabuk yorulma
- Genel olarak halsizlik ve yorgunluk
- Sık sık enfeksiyon geçirme
- En küçük travmalarda bile kanama
- Kanamayı durdurmada zorlanma, pıhtılaşma güçlüğü
- Ateşin dengelenememesi
- Boyun, koltuk altı veya kasıklarda beze oluşması
- Bacağın tamamı veya diz altında ani ağrılı ödemler oluşması.
Kan Hastalıkları Tedavisi
Kan kanserlerinin tedavisinde kemoterapi uygulanır. Kök hücre tedavisi de etkin bir tedavi yöntemidir.
Demir eksikliğinden kaynaklanan anemilerde ve kan hastalıklarında çeşitli tırnak bozuklukları görülebilmektedir. Tedavi sürecinde hastalar kilo kaybı yaşayabilmektedir.
Kan Hastalıklarının Neden Olduğu Komplikasyonlar
Anemi türleri arasında alyuvarların hızlı bir şekilde yıkımının yaşandığı anemiler ve demir, B12 vitamini eksikliği gibi nedenlere bağlı gelişen anemiler yer almaktadır. Bu vakaların ateşli yakınmalara yol açtığı bilinmektedir. Bununla birlikte Akdeniz anemisi adı verilen kan hastalığında ayak ülseri riski de söz konusudur.
Bir diğer kan hastalığı olan trombositopeni vakalarında yani kanda pıhtılaşma görevini yerine getirmesi gereken trombositlerin yeteri kadar bulunmamasından kaynaklanan bu hastalıkta hastaların derilerinde kanamalar görülmesi olasıdır. Önemli kan hastalıklarından biri olan kan kanseri vakalarında da lenf bezlerinde büyüme hareketi tetiklenir.
Tüm bunlara ek olarak kan hastalıkları dil üzerinde düzleşmeye, akut gut hastalığına, safra kesesinde taşların oluşmasına, eritromelalji hastalığına, diş etlerinde şişliklere, karaciğer büyüklüğüne yol açabilmektedir.
Tüm bu rahatsızlıklar pek çok farklı organ ve sistemi etkilemekle birlikte her birinin başka hastalıklarla da ilişkili olduğu ya da olabileceği bilinmektedir. Bu da kan hastalıkları ile mücadelenin son derece hassas ve kompleks bir konu olduğunu gösteriyor. Hem hastanın hem de hekimin kusursuz bir özen ve dikkatle birlikte çalışmasını mecbur kılan bu hastalıklar asla ihmal götürmeyen ciddi sağlık problemleridir.
Nadir Görülen Kan Hastalıkları Nelerdir?
Diğerleri kadar yaygın görülmeyen bu kan hastalıkları çoğu zaman genetik veya otoimmün nedenlerden kaynaklanır. Görülme sıklığı az olan kan hastalıklarını tek tek incelememiz gerekirse:
PNH
Kırmızı kan hücrelerinin anormal biçimde parçalanmasına yol açan, genetik kaynaklı bir bozukluk olan PNH hastalığı genellikle kemik iliği yetmezliği, hemolitik anemi gibi belirtiler göstermektedir.
Aplastik Anemi
Aplastik anemi rahatsızlığı kemik iliğinin yeterince kan hücresi üretmekte zorlandığı nadir görülen bir kan hastalığıdır. Kimi zaman kullanılan ilaçlar kimi zaman genetik etkenler kimi zaman da ağır enfeksiyonlarla ilişkili şekilde ortaya çıkar.
Fanconi Anemisi
Genetik bir bozukluktan dolayı kemik iliğinin normal çalışamadığı bir tür rahatsızlıktır. Fanconi anemisinin sonucunda kişinin kanser riski artar ve kemik gelişiminde bazı bozulmalar meydana gelir.
Waldenström Makroglobulinemisi
Bu hastalık nadir görülen bir kan kanseridir. Kemik iliğinde plazma hücrelerinin anormal biçimde büyümesine yol açar. Yorgunluk, kanamaya yatkınlık ve lenf bezlerinde meydana gelen şişlikler gibi belirtiler gösterir.
Eritropoetik Porfiri
Porfirin isimli kimyasalların vücutta birikmesine yol açan genetik kaynaklı bir hastalıktır. Bu hastalık cildin hassaslaşmasına, karın ağrılarına ve sinir sisteminde bazı problemlerin meydana gelmesine neden olur.
Trombotik Trombositopenik Purpura
TTP hastalığı nadir görülen ve kanın pıhtılaşmasını etkileyen önemli bir hastalıktır. Ağır organ hasarlarına neden olabilen bu hastalık trombositopeni ve tromboz ile karakterizedir.
Paroksismal Soğuk Hemoglobinüri
Bu hastalık kişi soğuğa maruz kaldığında kırmızı kan hücrelerinin parçalanmasına yol açar. Otoimmün hastalıklar arasında yer alan PCH, çoğu zaman viral enfeksiyonlar ya da kullanılan bazı ilaçların neticesinde meydana gelir.
Hemolitik Üremik Sendrom
Bu hastalık, E.coli adlı bir bakteriden kaynaklanır. Bu bakterinin yol açtığı enfeksiyonun sonucunda ortaya çıkar. Kan pıhtılaşmasının belirtileri arasında böbrek yetmezliği ve hemolitik anemi sayılabilir. Bu hastalıklar çoğu zaman spesifik tanı ve tedavi uygulaması gerektirir. Herhangi bir belirti ile karşılaşıldığında mutlaka zaman kaybetmeden bir sağlık profesyoneline başvurmak gerekir.