Nefes borusunu yutma eylemi esnasında koruyan, havanın akciğerlere ulaşabilmesini sağlayan ve ses telleri sayesinde sesimizin çıkmasını sağlayan gırtlak bölgesi, vücudumuzda sindirim ve solunumun ayrıldığı bölgedir. Alkollü içecekler ve tütün mamullerinin kullanılması kişi gırtlak kanseri açısından risk grubuna sokar.
Baş ve boyun bölgesinde meydana gelen kanserler arasında yer alan gırtlak kanseri, boğazın nefes borusu ve dil kökü arasında bulunan, ses tellerinin de yer aldığı kısımda oluşur. Laringeal ve larinks şeklinde de adlandırılan gırtlak kanseri, baş ve boyun bölgesinde oluşan kanserler arasında en sık görülenlerden bir tanesi olarak öne çıkar.
Gırtlak kanseri vakalarının tedavisinde tümörün yer aldığı bütün bölge, hastalığın hangi derecede olduğu, hangi evrede seyrettiği ve hastanın genel sağlık durumu gözetilerek planlama yapılır.
Gırtlak, boyun bölgesinde bulunan, yemek ile nefes borusunu ayıran organdır. Ses tellerini barındırdığı için ses üretimi de burada yapılır. Solunum yolunun önemli bir parçası olan gırtlak, yutma esnasında yemeğin nefes borusuna kaçmasının da önüne geçer. Gırtlak bölgesinde oluşan kötü huylu kitlesel hastalıklara ise gırtlak kanseri denilmektedir. Gırtlak, tıp dilinde larenks olarak isimlendirildiği için larenks kanseri de denilmektedir. Gırtlak kanserleri genelde nefes borusunun ve ses tellerinin bulunduğu glottis bölgesinde ortaya çıkar.
Gırtlak kanseri görülme sıklığı, dünya genelinde sigara ve tütün mamullerinin tüketiminde yaşanan artışa paralel olarak artmaktadır. Baş ve boyun kanserleri arasında en çok görülen kanser türü olarak öne çıkar.
Gırtlak kanserine neden olan veya bu kanser türüne yakalanmayı kolaylaştıran çeşitli etkenler vardır. Bunlar genel olarak;
Özellikle sigara içilmesi ve uzun süre alkol tüketimi gırtlak kanseri riskini önemli ölçüde artırır. Sigara kullanan kişilerin gırtlak kanserine yakalanma riski diğer kişilere göre 20 kat daha fazladır. Erkeklerin gırtlak kanserine yakalanma riski de kadınlara oranla yedi kat daha fazladır.
Gırtlak kanserine neden olan bir başka etken de boya sanayi, petrol ürünleri, ağaç işleri gibi kimyasallar maddelere yoğun olarak maruz kalınan iş kollarıdır. Bu iş kollarında çalışan kişilerin de gırtlak kanserine yakalanma riski fazladır.
Gırtlak kanserinin en bilinen belirtisi ses kısıklığı ve ses kalitesindeki değişimlerdir. Ancak bazı durumlarda gırtlağın tümörden etkilendiği bölgeye bağlı olarak uzun süre belirti vermeden ilerleyebilmektedir. Boğazda ağrı, yabancı cisim hissi de belirtilerdendir. Genel olarak bakıldığında;
Gırtlak kanserinin tedavisinde en önemli konulardan biri erken tanıdır. Yukarıda saydığımız belirtilerden bir veya daha fazlası olan kişilerin zaman kaybetmeden KBB uzmanına başvurmaları gerekir.
KBB uzmanı hastanın şikâyetlerini dinledikten sonra gırtlak bölgesinin ve boyun lenf düğümlerinin fiziki muayenesini yapar. Ardından ucunda kamera bulunan bir kanül ile laringoskopi işlemi yapar ve bölgeyi görüntüler. Kötü huylu kitleden şüphelenirse mikrolaringoskopi ile ayrıntılı inceleme yapılır ve kitleden biyopsi (doku örneği) alınır.
Gırtlak kanserinin tedavisinde hem kemoterapiden hem radyoterapiden hem de cerrahi operasyonlardan yararlanılmaktadır. Kimi zaman bu tedavi seçeneklerinden biri tercih edilir kimi zamansa birkaçının kombine olarak uygulanmasına karar verilebilir.
Gırtlak kanseri vakalarında en çok tercih edilen yöntemdir. Bu yöntemde hastalığın erken dönemindeyse kanserli doku ve gırtlağın bir bölümü, geç dönemde ise gırtlağın tamamı alınmaktadır. Bu ameliyatların bazılarında nefes borusuna trakeostomi denilen bir delik açılır ve hastanın buradan nefes alması sağlanır.
Gırtlağın bir bölümünün alındığı durumlarda ise hastanın güvenle nefes alabilmesi için bu delik birkaç gün içinde kapatılır. Gırtlağın tamamı alınmışsa bu delik kalıcı olabilmektedir.
Kanser hücreleri lenf bezlerine yayılmışsa veya yayılma riski fazla ise ameliyatta lenf bezlerinin de temizlenmesi gerekir.
Gırtlağın bir kısmının çıkarıldığı hastalarda ses kalitesi yüksektir. Ancak tamamı çıkarılmışsa ameliyat sonrası konuşma sorunu ortaya çıkar. Bu sorunu aşmak için ses protezi takılır ve ses eğitimi eli konuşma sorunu hafifletilir.
Kanserli hücrelerin yüksek enerjili ışınlar kullanılarak öldürülmesi veya küçültülmesi tedavisidir. Gırtlak kanserlerinde bu ışınlar dışarıdan bir cihazla verilir. Tedavi kapsamında her gün belli dozda radyasyon verilir.
Radyasyon tedavisinin etkisini artırmak için hastaya radyoterapi esnasında bazı ilaçlar da verilebilir. Erken evre gırtlak kanseri vakalarında etkili bir yöntemdir. İleri evre gırtlak kanseri vakalarında ise cerrahi tedaviyi tamalayıcıdır.
Kemoterapi, ileri devre kanserlerde cerrahi öncesi veya sonrası tedavilerde tercih edilir. Cerrahinin uygulanmadığı vakalarda ise kemoterapi ve radyoterapi birlikte kullanılabilmektedir.
Gırtlak kanseri vakalarında teşhis ve tedavi ile Kulak Burun Boğaz (KBB) doktorları ilgilenir.
Gırtlak kanseri vakaları hücre tipine göre değişir. Bunlar; skuamöz hücre tipi gırtlak kanseri adenokarsinom gırtlak kanserleridir.
Gırtlak kanserinin beş evresi bulunur. Bunlar;
Evet, gırtlak kanseri ölümcül bir hastalıktır. Hastanın yaşam süresi; tümörün cinsine, yerine, büyüklüğüne, yayılımına ve hastanın direncine göre değişebilmektedir. Tedavi ile birlikte 5 yıl hayatta kalma süresi;
Gırtlak kanseri önce komşu dokulara yayılır. İleri evrede ise uzak organlara da yayılabilir. Gırtlak kanserinin yayılım yaptığı yerler ise;
Evet, sigara gırtlak kanseri için önemli bir risktir. Yapılan araştırmalar, sigara içen insanların içmeyenlere göre gırtlak kanserine yakalanma oranının 20 kat daha fazla olduğunu ortaya koymaktadır.
NOT: Hastalıklar ve tedavi yöntemleriyle ilgili içeriklerimiz yalnızca bilgilendirme amaçlıdır. Sağlığınızla ilgili tüm konularda doktorunuza veya bir sağlık kuruluşuna başvurunuz.
Özel Adana Ortadoğu Hastanesi’nde görev yapan alanında uzman, deneyimli Kulak Burun Boğaz birim doktorlarını aşağıdan daha detaylı bir şekilde inceleyebilirsiniz.
Özel Adana Ortadoğu Hastanesi Kulak Burun Boğaz Birimi’nde hizmet verilen diğer hastalıklara aşağıdan ulaşabilirsiniz.