Kişide bir bütün halinde çalışması gereken kimlik, algı, bellek, ve çevre ile ilgili algıların bütünlüğünün bozulmasıyla ortaya çıkan durumlara dissisiyatif bozukluk denilir. Çocukluk çağında yaşanan fiziksel, duygusal ve cinsel travmalar sonucu ortfaya çıkar. Bu kişilerde organik nedeni olmayan fiziksel şikâyetler, kronik mide ve kas ağrıları, öfke krizleri, bayılmalar, bazı olayları ve kişileri unutma gibi belirtilerle ortaya çıkmaktadır.
Dissosiyatif bozukluklar, çocukluk çağındaki ruhsal travmaların sonuçlarından biridir. Belirtileri çocuklukta başlayabileceği gibi ergenlik çağında ya da genç erişkinlik denilen 20’li yaşların başında da görülebilir.
Dissosiyatif bozuklukların çocukluk, ergenlik ya da genç erişkinlikte ortaya çıkması tetikleyici nedenlere bağlıdır. Ancak çocuklukta başlayan iç çatışma ve gerilimlerin genç erişkinliğe kadar açığa çıkması kaçınılmazdır. Dissosiyatif bozukluklar, kişinin iç çelişkilerinden dolayı ruhsal bütünlüğünü tehdit altına alır ve bocalamayla sonuçlanır. Çoğunlukla bu durumun neden olduğu depresif bir tablo öne çıkar ve kişiyi tıbbi-psikiyatrik yardım almak zorunda bırakır.
Disosiyatif Bozukluk Nedir?
Bu hastalarda yapılan büyün değerlendirmelere ve tetkiklere karşın söz konusu bozukluğa yol açabilecek herhangi bir beyin rahatsızlığı tespit edilemez. Çocukluk aşamasında kötü muamele görmek, travma yaşamak ve benzeri durumlarla da disosiyatif belirtiler arasında bariz bir ilişki yoktur. Psikiyatri, hasta grubunda disosiyatif bozukluğun görülme yüzdesi yüzde beş ila on seviyelerindedir. Disosiyatif unutkanlık, kimlik bozukluğu, depersonalizasyon bozukluğu ve disosiyatif bayılmalarla kendisini gösterir.
Disosiyatif Bozukluk Ne Gibi Sonuçlar Doğurur?
Disosiyatif bozukluk aile, okul veya iş yaşantısında bariz sorunlar yaşamasına, verimlerinin azalmasına neden olabilir. Ani başlayan ve geçici şekilde gerçekleşen zor bir durumun ardından meydana gelen disosiyatif bozukluklar, farklı psikiyatrik rahatsızlıkların olmaması ya da fiziksel hastalığın bulunmaması genellikle iyiye işaret eder. İlave bir rahatsızlığı bulunmayan hastalarda belirtiler zaman içerisinde kendiliğinden ortadan kalkar. Bu hastalar telkine açıktır. Bu durumdan dolayı tıp dışı yöntemlerle sonuç aldıkları yanılgısına kapılabilirler. Bu yöntemler gerçekçi veya yararlı değildir. Kalıcı sonuçlar vermez. Belli bir zaman sonra belirtiler yeniden kendisini gösterir. Uzun yıllar boyunca varlığını sürdüren kötü yaşam şartları ve zorlu süreçlerin süreklilik arz ettiği kişilerde tedavi uygulamasına rağmen belirtiler varlığını devam ettirebilir.
Çocukta Dissosiyatif Bozukluk Belirtileri
Çocuklarda dissosiyatif bozukluğun belirtileri şöyle sıralanabilir:
- Dalgınlık, hayallere dalma,
- Aşırı unutkanlık, söylediğini ve yaptığını inkâr,
- Kişiliğindeki hızlı değişimler,
- Aniden ortaya çıkan yaşına uymayan davranışlar,
- Yaşına uymayan cinsel davranışlar,
- Kendinden bir başkası gibi bahsetme,
- Kasıtlı şekilde vücuduna zarar verme,
- Mide bulantısı, baş ağrısı gibi bedensel yakınmalar,
- Yaptıklarından hayali arkadaşını sorumlu gösterme,
- Nedensiz öfke hali ve şiddet kullanma,
- Kendisiyle konuşan sesler duyduğunu söyleme.
Ergende Dissosiyatif Bozukluk Belirtileri
Ergenlerde dissosiyatif bozukluğun belirtileri şöyle sıralanabilir:
- Hızlı duygudurum geçişleri,
- Kendine ait değilmiş gibi güçlü duygular hissetme,
- Söylediği veya yaptığı şeyleri hatırlamama,
- Bulunduğu yere nasıl geldiğini hatırlayamama,
- Ağrı hissini duymama,
- İçinde yapmak istemediği şeyleri yaptıran biri varmış gibi hissetme,
- Aynada kendini tanıyamama,
- Kafasının içinde konuşan sesler duyma,
- İntihar düşüncesi ve girişimleri,
- Kendi bedenini kesici aletlerle zedeleme, çizme, kesme,
- Tıbbi nedeni bulunamayan bayılma ve kasılma,
- Öfke patlamaları,
- Hatırlanmayan zaman dilimleri.
Genç Erişkinde Dissosiyatif Bozukluk Belirtileri
Genç erişkinlerde dissosiyatif bozukluğun belirtileri şöyle sıralanabilir:
- Var olan kronik depresyonun ağırlaşması,
- İntihar düşüncesi ve girişimleri,
- Kendi bedenini kesici aletlerle zedeleme, çizme, kesme,
- Kafasının içinde konuşan sesler duyma,
- Çalkantılı romantik ilişkiler,
- Sürekli dalıp gitme ve çevresini duymama,
- Kendini iki farklı kişi olarak hissetme,
- Bayılma ve kasılma,
- Dışarıdan bir gücün kontrolüne girdiği hissi yaşama,
- Kendine ve çevresine yabancılaşma,
- Hatırlanmayan zaman dilimleri.
Dissosiyatif Bozukluk Kimlerde Görülür?
Dissosiyatif bozukluk, çocukluk çağı ruhsal travmalarının etkisi ile ortaya çıkar. Genetik etkilerin katkısı çok sınırlı olmakla birlikte, aile içi sorunlar vakaların neredeyse tamamında görülür. Bazı ailelerde bu problemlerin üstü örtülü kalır veya fark edilmez.
Dissosiyatif bozukluk görülen kişilerin bazılarında açık olarak fark edilen fiziksel, duygusal ve cinsel taciz gibi çocukluk çağı travmaları bulunur. Böyle çocukluk çağı travmaları, ergenlik dönemi öncesinde yaşandığında derin izler bırakır. İleriki dönemlerde yaşanan travmatik olaylar da bu izler üzerinde artarak etkili olur. Ancak bu durumların devam ediyor olması, dissosiyatif bozukluğun tedavisini zorlaştırır.
Dissosiyatif bozukluk gelişme çağındaki çocukların aile ve yakın çevresinden kaynaklanan sorunları, kendi iç dünyasında çözmeye çalışması sürecinde kendi ruhsal bütünlüğünü yitirmesinden kaynaklanır.
Disosiyatif Bozukluk Tanısı
Disosiyatif bozuklukların tanısının konulabilmesi için farklı psikiyatrik rahatsızlıklardan ayırt edilmesi gerekir. Belirtilerin geniş bir skalada görülmesi, çocukluk ve ergenlik döneminden başlayarak hemen her yaşta ortaya çıkabilmesi ve başka problemlerle karıştırılmasından dolayı tanı koymak zor olabilmektedir.
Bu yüzden disosiyatif bozukluğu olan kişilere dirençli depresyon, borderline, şizofreni, bipolar bozukluk, otizm spektrum bozukluğu veya dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu gibi yanlış tanılar konulabilmektedir. Disosiyatif Bozukluk tanısının doğru şekilde konulabilmesi için mutlaka uzman ve tecrübeli bir psikiyatr hekimin değerlendirmesi gerekir.
Dissosiyatif Bozukluğun Tedavisi
Çocukta Psikoterapi ve İlaç Tedavisi
Dissosiyatif bozukluk görülen çocukla psikoterapide iyi ilişki ve iletişim, çocuğu ciddiye alan bir tavır, samimi ve güven verici yaklaşım olmalıdır. Çocuk üzerinde disiplin sağlamak için uygulanan katı kurallar ters tepkiye ve isyana yol açacağı için kontrol içten sağlanmalıdır. Çocuk yaş grubunda psikiyatrik ilaç kullanımı kişiye ve duruma özeldir. Dissosiyatif bozukluğu tedavi edebilen bir ilaç yoktur. Yanlış tanı nedeniyle gereksiz ve hatalı ilaç kullanımı durumun daha da karışmasına neden olabilir. Öfkeli çocuklarda sedasyon yerine otonom sinir sistemini yatıştırıcı önlemler daha faydalı olacaktır.
Ergende Psikoterapi ve İlaç Tedavisi
Ergenlerde duygudurum bozuklukları ile başlayan bir şizofreniyi ayırt etmek gerekir. Ayrımın mümkün olmadığı hallerde tedbir olarak antipsikotik ilaç tedavisi uygulanabilir. Bu vakalarda sonuç alınmadığı durumda ilaç dozlarını aşırı derecede yükseltmek yerine destekleyici psikoterapiye ve ergenin aile koşullarını düzeltmeye ağırlık verilmelidir.
Genç Erişkinde Psikoterapi ve İlaç Tedavisi
Ergenlik sonrası vakalarda çoğunlukla depresyon ve benzeri komplikasyonlarla mevcut duruma eklenir. Dissosiyatif bozuklukla birlikte depresyonun da görüldüğü durumlarda antidepresan ilaç tedavisi yararlı olabilir. Ayrıca psikoterapi de uygulanması gerekir.