Hipospadias, çocukların idrar deliğinin penisin ucunda değil altında olması durumudur. Penis ucu ile bu delik arasındaki bölgede idrar kanalı oluşmamıştır. Bu tür vakalarda sünnet derisi de oluşmaz. Bu nedenle halk arasında doğuştan sünnetli, peygamber sünnetli, yarım sünnetli diye de adlandırılır. İdrar deliği penis gövdesinin herhangi bir yerinde, anüse yakın perine denilen bölgede, penis ile torbaların birleştiği bölgede görülebilir. 250 doğumda bir görülür. Özellikle tüp bebek tedavileri sonrası doğan çocuklarda sıklıkla görülür. Genetik yatkınlık da hipospadias riskini artırmaktadır.
Hipospadias rahatsızlığı, doğuştan gelen bir anomali olarak değerlendirilir. Tıp dünyası tarafından hastalığın nedeni tam olarak bilinmese de anne yaşının ileri olması, hamilelik sırasında düşük tehdidinin yaşanması, annenin kullandığı hormonlar ve ilaçlar, prematürite, tek yumurta ikizliği gibi etkenlerin Hipospadias hastalığına dair riski arttırdığı düşünülmektedir.
Hipospadias rahatsızlığı kolay kolay gözden kaçırabileceğimiz bir hastalık değildir. Doğum gerçekleştikten sonraki ilk muayeneler sırasında hipspadias hastalığı çocuk doktorları tarafından kolaylıkla fark edilebilir. Hatta anne, bebeğin altını değiştirdiği sırada penisin alt kısmında sünnet derisinin olmaması, peniste öne doğru eğrilik ve idrar deliğinin penisin alt bölgesinde olması gibi durumları fark edebilmektedir. Yine de hastalığa ilişkin kesin tanı, çocuk cerrahisi hekimi tarafından gerçekleştirilen muayenenin sonucunda konulur.
Muayene yapıldıktan sonra kesin tanı koyulan ve cerrahi tedavi kararı verilen hasta için ameliyat öncesinde bazı kan testleri yapılır. Sonrasında anestezi için onay alınır. Hasta ameliyattan 6 saat önce katı gıdaları, 4 saat önce de sıvı gıdaları keser.
Hipospadiasın tek tedavisi cerrahi yöntemdir. Çocuk cinsel kimliğini keşfetmeden ameliyatın yapılması psikolojik açıdan önemlidir. Ameliyatla temel amaç idrar deliğinin glansın ucuna getirilmesidir. Operasyonda penisin aşağıya doğru kıvrılmasına neden olan ve kordi denilen fibrotik bant temizlenerek penis düzleştirilir. Ayrıca yassılaşmış olan penis başına doğal koni şekli de verilir. Bu tür operasyonlarda sünnet de yapılabilmektedir.
Hipospadias operasyonları cerrahi operasyonun yöntemine bağlı olarak 1-4 saat arasında değişmektedir. Operasyon sonrası 3-10 gün arası hastanede kalınmaktadır.
Hipospadias ameliyatında hem hastalığa özel hem de her cerrahi operasyon için geçerli olan bazı risk unsurları söz konusudur. Uygulanacak olan genel anestezi ile ilgili risk faktörlerinin yanı sıra ağrı, kanama, yara yerinde gelişebilecek enfeksiyon ve şişlik gibi riskler mevcuttur. Hipospadias ameliyatının kendine özgü riskleri arasında üretral fistül ve darlık vardır. Hastalığın şiddeti risk faktörlerini de belirler. Hafif düzeydeki vakalarda genellikle herhangi bir sorun yaşanmaz.
Hipospadias ameliyatı hastanın fiziksel, ruhsal ve sosyal açıdan tam anlamıyla sağlıklı bir birey olması için kesinlikle şarttır. Hipospadias ameliyatı olunmadığı takdirde hasta bazı sıkıntılarla karşı karşıya kalır. Örnek vermek gerekirse ameliyat olmayan hastalar idrarlarını aşağı yönde ayaklarına doğru yaparlar ve üzerlerini ıslatabilirler. İnsanların günde ortalama beş altı defa idrara çıktığı düşünüldüğünde bu durumun ömür boyu sürdürülebilecek bir hal olmadığını görebiliriz. Ön kısımda sünnet derisi olmadığı için penisin görünümü de normal değildir. Okul çağından itibaren bu durum çocukları psikolojik ve sosyal yönden olumsuz etkiler. Hipospadias hastalarının bir bölümünde penis eğriliği gözlenir ve bu da tıbbi olarak düzeltilmesi gereken bir sorundur. İlerleyen aşamada kısırlık riski de gündeme gelir. Tüm bu veriler düşünüldüğünde Hipospadias ameliyatının gerekli ve şart olduğunu söylemek mümkündür.
Hipospadias ameliyatının ardından hastanın penisi pansumanla sarılır. Hastalar bir gece boyunca hastanede takip altında tutulur. Operasyonun öncesinde ve sonrasında antibiyotik uygulanır ve operasyonun ardından kontrol gerçekleştirilir. Aile sonda bakımı hakkında bilgilendirilir. Ertesi gün hasta, hastaneden taburcu edilir. Pansuman kremi, ağrı kesici şurup ve antibiyotikler reçete edilir. Taburcu olduktan iki gün sonra poliklinikte pansuman açılır ve bir haftanın ardından sonda çıkartılır. Darlık durumu ise ameliyattan sonraki üçüncü hafta ve ikinci ayda kontrol edilir.
Kişide herhangi bir nedenle kısırlık yoksa hipospadias üremeyi etkilemez. Operasyon başarısız bile olsa üremeye olumsuz bir etkisi olmaz.
Hipospadias vakalarında genetik yatkınlığın etkisi vardır. Hipospadias hastalarının yüzde onluk bir kısmı aileseldir. Akraba evliliklerinin yaygın şekilde gözlendiği toplumlarda Hipospadias hastalığının görülme sıklığının arttığını belirtmek gerekir. Bir aile içerisinde bir çocukta bu hastalık gözlenirse diğer çocuklarda da görülme olasılığı söz konusudur. Babasında hipospadias öyküsü bulunan bir çocuğun bu hastalıkla karşılaşma riski toplum geneli ile kıyaslandığında bir hayli yüksektir.
Hastalık ortalama her 300 erkek çocuktan birinde rastlanılan bir hastalıktır. Görülme yüzdesi farklı coğrafyalarda ve ırklarda benzerlik gösterir. Sadece akraba evliliklerinin yaygın şekilde gözlendiği toplumlarda daha yüksek bir yüzdede karşımıza çıkar.
Hipospadias rahatsızlığı antik çağlardan bu yana bilinen bir hastalık olarak öne çıkar. Çok sayıda farklı tip ve sınıflandırmada karşımıza çıkabilir. Fakat tek seans ameliyat ile tedavi edilebilmen ve idrar deliğinin penis ucuna yakın olduğu tür, hafif tip hipospadias olarak adlandırılır. İdrar deliğinin penis ile torba birleşim noktasında olduğu vakalarda iki seanslı bir ameliyata ihtiyaç duyulur. Bu gibi vakalara ağır tip hipospadias adı verilmektedir.
Hipospadias hastası çocuklarda rastlanabilecek başka sorunlar arasında mesane reflüsü, kasık fıtığı, doğuştan bir böbreğin eksik olması, cinsiyet gelişimine dair anomaliler, böbreklerde şişme veya inmemiş testis gibi sağlık problemleri yer alır.
Hipospadiasın tipi ağır ise ek bazı rahatsızlıkların görülme ihtimali de o kadar yüksektir.
İdrar deliğinin aşağıda olması kişinin ayaklarına doğru idrar yapmasına neden olur. Penisin görünümü doğal değildir. Çocuğun yetişkinlik çağına geldiğinde cinsel yaşantısında olumsuzluklar yaşamasına neden olur. Spermin tıpkı idrar gibi aşağı yönde hareket etmesi üreme açısından büyük bir soruna neden olur.
Cinsel ilişki için herhangi bir engel teşkil etmez. Ancak üreme sağlığı açısından sorunlara neden olur. Hipospadias hastalarında penis boyu yaşıtlarına göre daha kısa olsa bile bu durum cinsel açıdan herhangi bir işlev bozukluğu yaratmaz.
Hipospadias ameliyatı için en doğru zamanlama bebeğin 6 alık olduğu dönemden 1 yaşına girdiği dönem arasıdır. Ağır tipteki vakalarda iki seanslık bir ameliyat gerekeceği için ilk seans bir yaşından önce ikinci seans ise iki yaşından önce planlanır.
Hastanın yaşı büyüdükçe yara iyileşmesi ve günlük doğal yaşama dönme süreci gecikecektir. Yaş ilerledikçe enfeksiyon riski de artış gösterir. Çocuğun yaşayacağı psikolojik etkiler ve travmaların şiddeti de artış gösterir. Büyük çocuklar sondaya bağlı yaşamakta bazı zorluklar çekebilirler. Bu yüzden çocuk bir yaşındakyken hipospadias ameliyatının gerçekleştirilmesi gerekir.
Hipospadias ameliyatı, hasta genel anestezi etkisi altındayken penil blok veya spinal blok ile desteklenerek gerçekleştirilir. Hasta ameliyat öncesinde anestezi uzmanı tarafından tümüyle uyutulur.
Sonda çekildikten sonra penisin ucundan veya ameliyat dikişleri arasından idrar geliyorsa bu durum fistül gelişimine işaret eder. Bu gibi durumlarda geç kalmadan doktora başvurmak gerekir. Bası hastalarda fistül tespit edildiği anda yeniden sonda takılır ve iki hafta kadar takılı tutulur. Bu sayede fistül herhangi bir tedaviye gerek kalmaksızın kendiliğinden kapanabilmektedir. Sondaya rağmen fistül kapanmazsa altı ay süresince beklenir ve sonrasında fistül kapatma tedavisi gerçekleştirilir. Ameliyattan sonraki üçüncü hafta ve ikinci ay itibariyle darlık kontrolü gerçekleştirilir. Eğer darlık söz konusu ise basit dilatasyon uygulanarak genişletilebilir.
NOT: Hastalıklar ve tedavi yöntemleriyle ilgili içeriklerimiz yalnızca bilgilendirme amaçlıdır. Sağlığınızla ilgili tüm konularda doktorunuza veya bir sağlık kuruluşuna başvurunuz.
Özel Adana Ortadoğu Hastanesi’nde görev yapan alanında uzman, deneyimli Çocuk Cerrahisi birim doktorlarını aşağıdan daha detaylı bir şekilde inceleyebilirsiniz.
Özel Adana Ortadoğu Hastanesi Çocuk Cerrahisi Birimi’nde hizmet verilen diğer hastalıklara aşağıdan ulaşabilirsiniz.